29 Ocak 2011 Cumartesi

Ya içindesindir çemberin, ya da dışında yer alacaksın...

   "...yoldan geçerken arabanın penceresinden gördüğüm bir manzarayı yıllar bana hiç unutturmadı. Çevresine bir daire çizilen adam etrafını kuşatan bir kalabalık tarafından sürekli taşlanıyor, adamsa o dairenin dışına çıkamıyordu. Adamın Yezidi olduğu söylendi. Bir azınlık toplumu olduklarını, şeytana taptıklarını, inançlarına göre tavuskuşunun ve dairenin kutsal olduğunu, bu yüzden çizilen daire silinmeden içindekinin dışına çıkamadığını öğrendim. Bu inancı gülünç bulanların da başka türlü görünmeyen daireler içinde olduğunu ve bunun dışına çıkamadığını çok sonra anlayacaktım. Tıpkı daha geniş bir coğrafyaya çıktığımda, dünyanın her yerinde her türlü azınlığın nasıl taş altında tutulduğunu anladığım gibi.
    ....Daire, çizen için bir komediydi. Dairenin dışındaydı. Saçma bulduğu bir inancı silah olarak kullanıp, inananı teslim alabiliyordu. Bu, ona bir iktidar sağlıyordu. Dairenin içindeki içinse bir dramdı. Tutsak ediliyordu. Yazgısını, Öteki'nin insafına terk ediyordu.
   Ya kişi, daireyi kendi eliyle, kendi çevresine çiziyorsa... İşte bu bir trajediydi. Seçiminin içerdiği sonu yaşayacaktı."

Paranın Cinleri- Murathan Mungan

13 Ocak 2011 Perşembe

'dün'e, 'şimdi'ye ve 'yarın'a dair...

Kendim de dahil herkese bir hatırlatma babında :

‘Şimdi’den başka bir şey asla olmamıştır ve eğer insan ‘şimdi’de yaşayamazsa başka hiçbir yerde yaşayamaz...  (Lin Ch’i)

"Bugün, dün kaygı duyduğun yarındır." (Kaynağı bilinmiyor)

"Dünle beraber gitti cancağızım düne ait ne varsa; şimdi yeni şeyler söylemek lazım" (Mevlana)

"gönlüm, aranıp dünleri feryat etme, 
kam almak için yarınlar icat etme
dünler düş olup gitti, yarınlarsa  hayal
cahilce şu gerçek günü berbat etme." (Ömer Hayyam)

"Bir gün korkularını yenmek için okyanuslara meydan okuman veya gökyüzünde serbest atlayış yapman gerekmez. Yalanı öldürürsen, 'şimdi'nin gücüne olabilecek en basit şekilde girersin. çünkü insanın doğal, kahramanca ve ölümsüz olan tek durumu, 'bu an ve burada' yaşamaktır." (Stefona e D'anna)