20 Haziran 2011 Pazartesi

Yürüme...

“Yol, kendine bir yer bulamamış kişinin özlemidir.”

“Kendi yerini yerleşiklikte bulamayan kişi onu yolculukta arar”.

“Yerini yitiren kişi yola çıkmak zorundadır.”

“Kişi niçin yola çıkar ki?
–Yürümek istediği için…
Bunun da tutturduğu yolla
hiçbir ilgisi olmayabilir
–çoğunlukla da yoktur..”

“Bir yola çıkan kişi,
bir yerden bıkandır;
bir yerde konaklayan ise
bir yolda yorulan–bu
iki konum böylesine farklı…”

“Yeri yalnız kendi yeri,
yolu yalnız kendi yolu
olan kişi ne yerinde ne yolunda,
başka kişilere rastlamayacaktır.
–rastladıkları da, hep, onun
ne yerini ne yolunu anlayanlar olacaktır.”

“Nereye – ne yere–gittiğini, gideceğini, gitmek istediğini bilmeyen kişi için her yol aldatıcıdır. Sürekli yolda olması gereken kişi, — yeri yol olan kişi- bir yere yerleşme isteğini her duyduğunda kendini aldatıyordur.”

“Yolunu kendin yürüyebilmek için, yönünü kendin koymak zorundasın.”

“Yolu yürüyen bilmez; açan bilir.”

“Yola çıkan kişinin tek “yardımcısı, yolu, yanında, onunla birlikte yürüyendir–yoldaştır..”

“Yol üstünde tek “yardım” yolu, yürümektir.”

“Yol iki yer arası değildirdir, yer iki yol arasıdır.”

“Yolda yürüyenin yüzü, yönüne çevrilidir, yöneldiği yer, yüzünden okunur.”

“ Bir yaşam, bir yönün bir yol olup olamayacağının denenme sürecidir.”

“Başkalarının kendi yürüdüğü yolu yürümesini isteyen kişi, en azından kendisine ihanet ediyordur.”

“Yerini yitiren, yeniden yerleşemez.”

Oruç Aruoba, Yürüme

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder